Gündüz biter gece söyler, kızlar ağlar...


Kedi eti yedi

-güç birliği-el birliği-oy birliği-aile birliği-hani bunun diriliği-
avrupa birliği-pazar ekonomisi, adalet, hak ve özgürlükler, daralmalar, kopmalar,
neşter operasyonları, batıklar, godoşlar,gözyaşları, favori gelin adayları,
topstar adayları,
kı.ımın kenarları....

beynimin içinden haber bültenleri geçiyor,,,

“”””seven deadly sins
seven waste to win
seven are your paths to hell and your trip begins
seven downyard slops
seven bloody hopes
seven are your burning fire
seven is your desireeeee””””””

şuur bozukluğu vs..vs..vs..vs..

hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığı, eski çamların bardak olduğu, büyünün bozguna uğradığı, benlerimin çarpıştığı şu günlerde,günlerin getirdiğine, gecenin götürdükleri eklendi mi, çok da bi şey kalmıyo elinde avucunda, hele ki ellerimin kabuk değiştirdiği şu zor zamanlarda, yüzüme dokunan ben değilim sanki, sanki sanki sankiiiiiiiiiiiiiiii!!!!!!!!

Soğuk.......

-kader çıkmazları-feleğin çemberi-memleket insanları-çifte standart-kürt böreği-saadet zinciri-şahane vurgunlar-rüya durgunluğu-zihin uyuşukluğu-çamlıca gazozu-

ahkam kesen ahmakların hamallığı sırtımızda, hastalıklı duruşlarımızı bir c vitaminine kiraya vermekte tereddüt etmeksizin donduruyoruz açlığımızı. Derin dondurucular alıyoruz evlerimize, 4 kişilik çekirdek ailelere. Ne kadar derine inilecek ki, bu denli dondurmak için. Nedir efendim alıp da veremediğimiz?? Bir kere de almadan vermeyi deneyemez mi bu bencil yaradılış? “Ne münasebet, ne mü-na-se-bet!! Doğamıza aykırı şekerim..!!”
-peki şekerim, bi ara uğra bana, doğanı elden geçirelim....-


...............................suuuuuusmaaaaaa, sustukça, sıııı-raaaa saaa-naaa gee-leee-cek........................................................................................................................

-boyalı basınlar-veresim geldiciler-sadece arkadaşızlar-botox manyakları-folloş ağızlılar-aşk tüccarları-sevgi salataları-yok mu yardıranı-

çabuk çabuk tüketilsin ki, anlaşılmasın ne kazanıldığı ya da kaybedildiği. Öyle hızlı yaşanıladursun ki, durulmasın bu kan deveranı, adrenalin bombardımanı. Dolsun, boşalmasın şehvet kadehleri. Maksimum 2 günde bitiversin ilişki müsveddeleri, ama 3. günün sabahı yeni bir aşkla çalkalanıversin magazin sayfaları. İlik gibi hatunları ağlarına düşürsün genç ve yakışıklı pleyboylar. Alan memnuuuun, veren memnun. Kime ne? Yeni gelen sevgiliye jest, değişsin son model jiplerin plakaları. (Tutmayın beni.)
Alo diyorum, yok mu yardıranı?????
“sarılmandan belli
kırıcan mı belimi
çok canım acıdı
çeksene eliniii”””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””””







Yorumlar

  1. insanlar sanki alım güçlerinin eksikliklerini bol bol "vererek" kutluyorlar.
    bilmem anlatabildim mi.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

"Chares Dickens - Büyük Umutlar" Kitap Eleştirisi (Kitabı okumuş olanlar için)

"Gustave Flaubert - Madam Bovary" Kitap Eleştirisi (Kitabı okumuş olanlar için)

Günce - 15 Mart, 22